görev vermek

Bedeutungen von dem Begriff "görev vermek" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 20 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	görev vermek	commission v.
I underline, along with my colleagues in Parliament and the Commission, the importance we attach to this mission. Parlamento ve Komisyon'daki meslektaşlarımla birlikte bu göreve verdiğimiz önemin altını çiziyorum. More Sentences
2	General	görev vermek	assign a task v.
He was assigned a task. Kendisine bir görev verildi. More Sentences
3	General	görev vermek	entrust a task v.
4	General	görev vermek	assign v.
5	General	görev vermek	take on v.
6	General	görev vermek	assign a duty v.
7	General	görev vermek	allocate a duty v.
8	General	görev vermek	give a task v.
9	General	görev vermek	assign duty v.
10	General	görev vermek	impose duty v.
11	General	görev vermek	charge somebody with duty v.
12	General	görev vermek	commit v.
13	General	görev vermek	employ v.
14	General	görev vermek	give a mission v.
15	General	görev vermek	give assignment v.
16	General	görev vermek	task v.
17	General	görev vermek	charge v.
18	General	görev vermek	encharge [obsolete] v.
19	General	görev vermek	entrust v.
Phrasals
20	Phrasals	görev vermek	task with v.

Bedeutungen, die der Begriff "görev vermek" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 20 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Phrasals
1	Phrasals	birisine bir görev vermek	delegate something to someone v.
2	Phrasals	birine (zor/sıkıcı) bir görev vermek	saddle someone with something v.
3	Phrasals	birine bir görev vermek	put down v.
4	Phrasals	birine bir görev vermek	put down v.
5	Phrasals	(birine) bir görev vermek	detail (one) to (someone or something) v.
6	Phrasals	(birine) bir görev vermek	task (one) with (something) v.
7	Phrasals	(birine) bir rol/görev vermek	name (one) as v.
8	Phrasals	(bir şeyde) önemli bir rol/görev vermek	build into (something) v.
9	Phrasals	(bir şeyde) birincil derecede bir rol/görev vermek	build into (something) v.
10	Phrasals	(birine bir görev) vermek/yüklemek	delegate (something) to (one) v.
11	Phrasals	'e bir görev vermek/yüklemek	delegate to v.
12	Phrasals	-e bir görev vermek	detail to v.
13	Phrasals	birine görev vermek/yüklemek	saddle someone with v.
14	Phrasals	görev vermek/yüklemek	saddle with v.
15	Phrasals	(bir şeyde/bir yerde belli bir süre) görev yapmak/hizmet vermek	serve (something) in (something or some place) v.
16	Phrasals	-in üyesi olarak görev yapmak/hizmet vermek	serve on v.
17	Phrasals	(bir şeyin) üyesi olarak görev yapmak/hizmet vermek	serve on (something) v.
Idioms
18	Idioms	birine zor bir görev vermek	put one one's mettle v.
19	Idioms	birine zor bir görev vermek	throw somebody in at the deep end v.
20	Idioms	(birine) iş/görev vermek	put (one) to work v.